Mert Çakırhan “İş hayatında eleştiri başarı getirir”
Mert Çakırhan “İş hayatında eleştiri başarı getirir”
Nadide Meyhane ile eğlence sektörüne giriş yapan Mert Çakırhan ile iş hayatı ve özel hayatı üzerine sohbet ettik. 7 yıldır Nadide Meyhane ile başarıdan başarıya koşan genç iş insanı Mert Çakırhan, başarısının sırrını ve gelecek planlarını Pause Dergi ile paylaştı. Keyifle okumalar.
Nadide Meyhaneden önce iş tecrübeniz var mı?
Size şöyle anlatabilirim; Ailem eğitim hayatıma çok özen gösteriyordu. Ben ise çocukluğumda ve okul yıllarımda fırsatını her bulduğumda Babamın işletmeciliğini yaptığı restoranda zaman geçirmeyi ve çalışmayı çok severdim.
Yeme içme sektörüne başlangıcım da buradan geliyor. Babamın restoranında aşçılık da, bulaşıkçılık ve garsonluk da yapıyordum. Yerleri süpürmekten tutun da, yemeğin müşteriye servis edilmesine kadar her görevi üstlenmeye hevesliydim. Bu benim için iş değil de eğlenceye dönüşmüştü. Keyif alıyordum. Ama bugün de bakıyorum ki yaptığınız iş her ne olursa olsun, çıraklığından başlamadıysanız başarılı olmanız yok denecek kadar azdır…
Genç yaşta yeme içme sektörüne giriş yaptınız. Meyhane açmak nereden aklınıza geldi?
Kendi işimi kurma hayalim hep vardı. Tabi bu ciddi bir konu olduğu için mutfak ve işletmeyle ilgili gerekli tüm eğitim ve sertifikalarımı tamamladım ve öyle yola çıktım.
Önceliğim farklılıktı. Lezzetli bir menüyle birlikte, şehrin tam göbeğinde olup da, insanlara kendini çok uzaklarda, sanki Ege’de bir sahil kasabasındalarmış gibi bir hava yaratmak istedim… Bunda da ekip olarak başarılı olduk.
Aileniz iş hayatına atıldığınız size engel mi, destek mi oldu?
En büyük destekçilerim her zaman Ailem ve yakın çevremdeki dostlarım oldu.
Aile fertlerin tecrübelerinden yararlanıyor musunuz?
Tabi ki yararlanıyorum. Onlar benim hem ailem hem de çok yakın arkadaşlarım. Görüşleri benim için çok önemli. Babam ticaret aklına ve ahlakına sahip bir insan. Onun tecrübelerinden çok yararlandığım oluyor. Benim için büyük bir şans. Kendime yakın gördüğüm ve düşüncelerine güvendiğim insanların fikirlerini çok alırım. Eleştiriye de çok açığımdır. Tüm bunların faydalarını da iş ve özel hayatımda görebiliyorum.
İş hayatına yeni atılımlarınız var mı? Varsa yine yiyecek içecek sektörü mü?
Bu sektör için elbette var. Bu iş artık benim için bir yaşam tarzı haline geldi. Gerçekleştirmeyi arzuladığım yeni projelerim mevcut. Çok yakında bunları hayata geçireceğim. Şunu da biliyorum ki benden ciddi bir beklenti oluştu insanlarda. Açacağım yeni mekanla bu beklentileri karşılayacağımdan hiç şüphem yok. Takipte kalabilirsiniz…
Türkiye’de eğlence hayatını nasıl buluyorsunuz? Sen eğlenmek için ne tarz mekanları seçersiniz?
Türkiye’deki eğlence hayatı eskiye göre çok değişti. Gece kulüpleri eski popülerliğini kaybetti. Şuanda barlar ve meyhaneler daha popüler hale geldi. Değişim ve gelişim her zaman devam edecektir.
Özellikle İstanbul’da ciddi yatırımların olduğunu görüyoruz. Fakat henüz hak ettiği seviyeye ulaşmadığını düşünüyorum. Sektör olarak daha iyi yerlerde olmalıyız.
Ben ise; Lezzet ve hizmet kalitesinin yüksek olduğu mekanları tercih ediyorum.
Günün uzun bir bölümünü çalışarak geçiriyorsunuz. Spor ve özel hayata zaman ayırabiliyor musunuz?
Yoğun iş temposunda olduğum için iş dışındaki her anımı değerlendirmeye çalışıyorum. Düzenli spor yapmaya gayret gösteriyorum. Bu beni iyi hissettiriyor. Herkese tavsiye ederim.
Özel hayatıma gelecek olursak da, o da benim özelimde kalsın.
Araba konusunda merakın olduğu biliniyor. Spor mu klasik mi araba tercih edersiniz?
O benim için değişkenlik gösterebiliyor. Şuanda büyük araç kullanıyorum, ruh halime göre spor araba kullandığım da oluyor.
Başka hobileriniz var mı?
Playstation oynamayı çok severim. İyi bir FİFA oyuncusuyumdur. Hatta uluslararası turnuvada dereceye girip ödül almışlığım bile var. Bu konuda da iddialıyımdır. Ayrıyeten kitap okumayı, yeni şeyler öğrenmeyi ve yeni yerler görmeyi çok severim. Müzik zaten hayatımın her anında olmazsa olmaz bir durumda. Genel olarak da monotonluk sevmem yeniliklere her zaman açık biriyimdir.